{ "title": "Tansiyon Dengesizliği", "image": "https://www.tansiyon.gen.tr/images/tansiyon-dengesizligi.jpg", "date": "20.01.2024 09:07:54", "author": "ismail veske", "article": [ { "article": "
Tansiyon Dengesizliği, Hastaların birçoğu tansiyonun neden yüksek olduğunu doktorundan öğrenmek ister. Senelerdir yapılan araştırmalar bu sorunun cevabının çok değişik şekillerde olduğunu gösterdi. Kan basıncının seviyesi birçok organın etkileşimi neticesin de ortaya çıkar. Bu çok faktörlü oyunda, her çarptığında kuvvetli bir şekilde kanı pompalayan kalp ve pompalanan kanın dolaştığı büyük, orta, küçük, mimik ve minnacık olan damarlar, beynin kontrolündeki sinir sistemi, böbrekler ve hormonlar önde gelir. Bu öne çıkanlar kan dolaşımından ve damarlarda meydana gelenlerden her saniye haberdardır. Aynı zamanda vücudun değişik bölgelerin de olup biteni de izlerler. Birbirleriyle sinir sistemi ve hormonlar vasıtasıyla haberleşirler.

Kan basıncı çok sık değişir

Kan basıncını sürekli bir şekilde izleyerek, çok sık değişiklik gösterdiğini görürüz. Yatarken değişik, otururken değişik, yemek yerken değişiktir. Uyku sırasında düşüktür, uyandıktan sonra yükselir, kızınca ve üzülünce daha da yükselir. Kan basıncının farklı koşullara uyması, bu kadar oynak olmasıyla mümkündür. Bu dengenin sürdürülebilmesi için organlar arasında hızlı bir iletişim mevcuttur. Kalpten çıkan büyük atardamar üzerinde ve şah damarlarda özel dinleme alanları mevcuttur.

Kan basıncındaki saniyelik değişikliklerden anında haberdar olan beyin diğer taraftan da böbreklerden gelen bilgileri değerlendirmesinin ardından damarlara, kalbe ve böbreklere emirler yollar. Böbreklerde sürekli bir şekilde kan basıncını izler ve değişiklikleri sinirler vasıtasıyla beyne iletir. Bununla yetinmez, salgıladığı maddelerle hem kendisine hem de damarlara mesaj göndererek tansiyonu etkiler.

Vücutta olup bitene cevap olarak salgılanan bazı hormonlar da bu etkileşime karışır. Kısacası, tansiyonun ayarlanmasına doğrudan veya dolaylı etki yapan o kadar çok faktör vardır ki, çoğu zaman yüksek tansiyon hastalığının tek sebebi şudur demek mümkün değildir. Eğer kan basıncını düzenleyen sistemin bir parçası gerektiği bir biçimde çalışmazsa, haberleşme sistemi yanlış mesajlar göndermeye başlar. Örneğin damarlar duvarında ya da böbreklerdeki algılamalarda oluşan bir yanlış anlama, beynin damarlara, büzülün emri göndermesine sebep olabilir. Oldukça sık gözüken bu durum kan basıncının normal oranlarda tutacağına yükselmesine sebep olur. Bu uyarılar sürerse damar duvarları kalınlaşıp istense bile genişleyemez olur. Böylece yüksek tansiyon kronik bir hale gelir ve kontrolü giderek zorlaşır.

Her an kalpten, damarlardan ve böbreklerden kan basıncı hakkında beyine giden haberler değerlendirilir ve gerekenler sinirler vasıtasıyla yollanır. Tansiyonu yükseltmek istenildiğin de kalbe daha güçlü bir şekilde kasılması, damarlara büzülmeleri için emir yollanır. Hipertansiyonun ortaya çıkmasına ve ilerlemesine sebep olan durumlar bu mekanizmaları etkileyerek zarar verirler.

Yüksek tansiyon bazen bir hastalığa bağlı olabilir
Sol karıncık kasılınca ana atardamarın başındaki kapı açılır, kan aort damarının içerisini doldurur. Yalnızca aortun değil, tüm damarların duvarı esnektir, dolan kan ile esneyip genişlerler. Damar duvarlarındaki esneklik büyük tansiyonun normal sınırlarda kalması için oldukça önemlidir. Kan akımı sona erince aort kapağı kapanır, kalp gevşeyip diğer atım için dolmaya başlar. Bu arada damarların içerisindeki basınç düşer. Esnek damar duvarındaki genişleme geriye döner. Damar duvarındaki esneklik bu kez küçük tansiyonun fazla düşmemesine neden olur. Yaş büyüdükçe çoğu insanın damar duvarlarının esnekliğini azaltır. Damar sertliği meydana gelirse bu durum hızlanır. Azalan esneklik kalpten pompalanan kanın damar duvarına yaptığı basıncı yükseltir. Büyük tansiyonun seneler geçtikçe ilerlemesinin en önemli sebeplerinden biri damar esnekliğindeki azalmadır." } ] }